8 Haziran 2012 Cuma

Transferli Tam Bir Süpriz Sepet

Nihayet, montessori ile ilgili bir aktivite yapabildik. Daha önce de yaptığımız aktiviteler vardı ama bir şeyler eksikti. Ve bir hafta önce eksik olan şeyi buldum: RUHU YOKTU. Evet yanlış okumadınız, R-U-H-U! Sırf yapmak için ya da sadece onu oyalamak için yapıyormuşum. Hayat felsefesi olarak tam anlamıyla yerleştirmemişim hayatımıza. Montessori aslında hayatın ta kendisi, çocuğu doğduğu günden itibaren bir birey olarak algılıyor ve ona hayata tutunması için gerekli olan yetenekleri kazandırmak için duyusalalgılarını ve fiziksel becerilerini güçlendiriyor. Ayakkabısını boyamasından tutun da, giyinmesine kadar; matematiksel kavramlardan, coğrafi terimlere kadar günlük yaşamda, akademik hayatımızda her an kullandığımız, kullanabileceğimiz, gördüğümüz, duyduğumuz her şey, kısacası hayatın her anı montessorinin alanına giriyor. Hamileliğimden bu yana bu konu hakkında edindiğim kitapları, takip ettiğim blogları okumaya çalıştım (okuyordum da; sindirmeden sadece sayfalarını okumuşum, o yüzden sil baştan başlayacağım), gerekli basılabilir dosyaları bilgisayara kaydetmekten pek bir şey yapmadım, yapamadım; uygulamaya geçemedim. Yavaş yavaş başlıyoruz, eğitim bloğundaki eski tarihli BEÖ etkinliklerinden, yapılan diğer tüm aktivitelerden yararlanacağız. 


.....veeeeeeeeee Süpriz Sepet ile başlıyoruzzzzzzzzzz....


Tüm montessoricilerin başucu kitapı Harika Çocuk Nasıl Yetiştirilir'den Süpriz Sepet. Bir çok blog da bununla ilgili yazı bulabilirsiniz,diyerek hemen bizim sepete dönüyoruz:


Küçük Kaşif öğle uykusunda iken, hazırladım. Sepetimizde tüm duyularına hitap edecek bir şeyler olmasına özen göstersem de koku için parfüm, kara biber dışında bir şey bulamadım. Uyanıp,çorbasını içtikten biraz da Madagaskar izledikten sonra sepeti getirdim.


Sepetimizde; çay süzgeci,küçük plastik kaşık, kesme şeker maşası,  tel çırpıcı, küçük parfüm, oje, tarak, küçük kavanozda kuru fasulye, saten kurdela, ayakkabı bağcığı,içinde tespih olan örme tespihlik, anahtarlık, kolye, kalın camlı mumluk, kol düğmesi kutusu.





Sepet ile Buluşma Anı. 

İlk önce tel çırpıcıyı aldı. Yerde hayali olarak bir şeyler karıştırdı ve bana yemem için verdi. Ardından kurabiye görünümlü anahtarlığı aldı,ağzına götürerek test etti. Çay süzgecini evirdi, çevirdi bıraktı tarağı aldı saçlarını (azıcık, kısacık da olsa var yanii) tarağı,yerdeki örtüyü taradı ve kaşığı gördü. Kaşık ile süzgeci birleştirerek "çay, çaaayyy" dedi=) Açıkçası bu kadar çok nesne(biraz abartmışım,evet) arasında ilişki kurmasını beklemiyordum.

Tespih Kolye Olunca

Kol düğmesi kutusunu açıp kapadı. Bulduğu tespihi kolye olarak kullanmaya karar verdi. Öyle böyle 15 dakika kadar oyalanan Kaşif; kuru fasulyeleri görünce aklına transfer aktivitesi geldi, "aç,açç, aaaaaaaaaaaaaaç" diye de ağlayınca annesi dayanamayıp açıverdi. Hali hazırda bulunan çay süzgeci, kaşık, maşa transfer aracı oldu kendisine.

Süpriz Sepetten,Transfer Aktivitesine Terfi Aşaması

Kuru fasulyeler kaç kere boşaltılıp dolduruldu sayamadım. toplamda 45 dakika ilgilendi Küçük Kaşif. Çok da keyif aldı ama bir dahakine kulağıma küpe olsun, kuru fasulye ve diğer baklagillerden uzak durayım.

Transfer Aktivitesine Terfi Etti

Dikkat süresinin kısa olduğunu göz önüne alırsak 45-50 dakikaya (yarısı transfer aktivitesi olsa da)yakın sepet ile ilgilenmesi bir daha, bir daha yapmak için bile başlı başına bir sebep. 

Bu aktivite ile; montessori ile ilgili ilk ruhu olan aktivitemizi yapmış bulunuyoruz, herkese de yapması için şiddetle tavsiye ediyoruz. Deneyin, pişman olmayacaksınız...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder